Kanal İstanbul projesiyle ilgili bilgilendirme toplantısında konuşan Prof. Dr. Naci Görür, Marmara Bölgesi’nde olası bir büyük depremle ilgili önemli uyarılarda bulundu. Yer bilimci Görür, hem İstanbul’u tehdit eden jeolojik riskleri hem de Kanal İstanbul’un bu riskleri artıracak etkilerini detaylarıyla açıkladı.
Marmara’nın Kritik Fay Hatları
Prof. Dr. Görür, Marmara Denizi’nden geçen Kuzey Anadolu Fayı’nın kuzey kolunun iki büyük segmentten oluştuğunu belirtti. Konuşmasında Adalar Fayı ve Kumburgaz Fayı’ndan bahseden Görür bu fayların uzun süredir kilitli durumda olduğunu belirterek, “Kilitli faylar enerji biriktirir ve kırıldığında büyük depremler üretir. Kumburgaz Fayı tek başına 7.2 büyüklüğünde bir deprem yaratabilir. Adalar Fayı da 7 büyüklüğüne ulaşabilir. Eğer iki fay aynı anda kırılırsa, 7.5 büyüklüğünde bir deprem kaçınılmaz olur” dedi.
İstanbul’da Yapı Stokunun Depreme Dayanıklılığı
İstanbul’un mevcut yapı stokuna ilişkin çarpıcı veriler paylaşan Görür, şehrin %60’ından fazlasının depreme dirençsiz binalardan oluştuğunu belirtti. Özellikle 97 bin binanın ağır hasar alabileceğini söyleyen Görür, bu durumun milyonlarca insanı ölümle burun buruna getireceğini ifade etti. “Bu kadar tehlike varken, yapı yoğunluğunu artırmak ve nüfusu riskli bölgelere çekmek felaketle sonuçlanır” dedi.
Marmara Bölgesi’nde Süregelen Hareketlilik
Marmara Bölgesi’nin yer altı hareketlerine dikkat çeken Görür, uzaydan yapılan gözlemlerle yılda 2 santimetreye varan kaymaların kaydedildiğini belirtti. Bu hareketlerin bölgedeki fay hatlarını tetikleme potansiyeli taşıdığını vurgulayan Görür, özellikle Büyükçekmece ve Küçükçekmece çevresindeki aktif fayların tehlike yarattığını söyledi.
Kanal İstanbul ve Jeolojik Riskler
Prof. Dr. Görür, Kanal İstanbul projesinin aktif fay hatlarının geçtiği bir bölgede planlandığını ve bunun büyük bir hata olduğunu belirtti. “Küçükçekmece’den başlayarak Sazlıdere Barajı’na uzanan alan, Marmara Denizi’ne bağlı aktif faylarla çevrili. Bu faylar harekete geçtiğinde Kanal İstanbul gibi büyük bir yapının ayakta kalması mümkün değil” diyen Görür, bölgedeki heyelan riskinin de ciddi bir sorun oluşturduğunu söyledi.
Ekonomik ve Toplumsal Etkiler
Bir deprem durumunda Marmara Bölgesi’nde yaşanacak ekonomik kayıpların Türkiye’yi diz çöktüreceğini ifade eden Görür, “64 milyar dolarlık bir bütçeyle bu projeyi gerçekleştirmek yerine, İstanbul’un deprem hazırlıklarına yatırım yapmak çok daha mantıklı” dedi.
Çağrıda Bulundu
Prof. Dr. Görür, konuşmasını yetkililere ve kamuoyuna çağrıda bulunarak tamamladı. Görür konuşmasında “Bilim insanlarının uyarılarını dikkate alın ve Kanal İstanbul projesinden vazgeçin. İstanbul’u ve Marmara Bölgesi’ni olası bir depremden koruyacak önlemleri bir an önce hayata geçirin” diyerek acil bir eylem planı çağrısında bulundu.